10 Haziran 2007

BATILI BENLİĞİMİZ


..

“Zaman,
ağır tunç çanların tok vuruşlarıyla
kar dağları gibi kayarak üstüme yıkıldı.”



..

BATILI_BENLİĞİMİZ
“Müslüman kalabilirsin ya da başka bir dinde; ama beni yakalamak için değişmelisin dostum. Dilini değiştirmelisin önce. Yüksek ortamlarda benim dilimi kullanmalısın. Benim dilimi ikinci dil ya da yabancı dil olarak öğrenmen yetmez. Kendi dilin yabancı kalmalı, hatta neredeyse etnik bir dil; benim dilim ise yüksek ortamlarda anadil olmalı.”

..




ve Türkçeyi geliştirebilmek için bir çaba gösterilmiyor.
Hiçbir konuda olduğu gibi Türkçe için de bir "politikası"yok devletin.



Kuzey Irak tan bir kürt vatandaş "Türkiye nin Bir Kürt Politikası yok"dedi,
acı dedi!...



..
Einstein İngilizce düşünmeye çalışsaydı?
Einstein'ın Rölativite Teorisi'nin orjinali İngilizce mi? Almanya'nın Ulm kentinde doğan ve Alman vatandaşlığının ardından İsviçre ve sonunda ABD vatandaşlığına geçen Einstein'ın anadilinin ve orijinal teorilerinin hepsinin Almanca olduğunu biliyoruz.
Ana dilinde düşünebilen ve soruları yargılayabilen Einstein buna bir de kendi düşünce ve ufkunu ekleyince aynı konularda çalışmalar yapan kendi döneminin bilim adamlarının hepsini geçmiş ve adını tarihe yazdırmıştır. İngilizce düşünmeye çalışan bir Einstein bugün tarih sahnesinde silinip gidecek bir bilim adamından öteye gidemezdi.






..



Haziran ayı ortalandı bile.Bana göre kış geliyor.12 gün sonra günler kısalacak,yanlışmı yani!..







Diyeceğim ,daha tadamadık KARPUZ u.





..







"Babam iki tek atınca
Hadi seni karpuzlara götüreyim, derdi
Karpuzlar Gebze'de oturan kızlardı
Annem kızarır, kızar Bey çocuk daha küçük, der
Mutfağa gider ağlardı
Babam karpuzdan anlardı!...

" Cevat Çapan...



.



Küresl çarpıklık iyi de daha ısnmadı şöööle iyice, hani KARPUZ diye tutturalım. Kiraz dayız henüz !...



..



"Neden güler bir karpuz ansızın Bağrına saplanınca bir bıçak..."
Pablo NERUDA







...ne güzel tasfir etmiş !..












Sakal


Hanginiz bilir,


benim kadar,Karpuzdan fener yapmasını;


Sedefli hançerler, üstüne,Gülcemal resmi çizmesini;


Beyit düzmesini;Mektup yazmasını;Yatmasını,Kalkmasını;


Bunca yılın Halimes'iniHanginiz bilir, benim kadar,Memnun etmesini?


Değirmende ağartmadık biz bu sakalı!


O Neruda ise al sana,bu Orhan VELİ!...

-"Birisi öldü mü Ahmetçiğim, diyor, hep böyle olur, birden herkes gençleşir".

...


....Arabanın sahibi ceza kesmekte olan polise bir şeyler anlatmak için çırpınıyordu. Yanlarından geçerken duydum, yalvarırcasına şunları söylüyordu: "Ağabey, idare et n'olur... O da kırmızı, bu da kırmızı..." İstanbul trafiğinde yaşanılan gündelik komedi sahnelerinin en yaratıcılarından biri olan manzara şuydu: Arızalanan arabanın sahibi bagajında taşıdığı karpuzu ortasından kesmiş, reflektör yerine kullanmıştı!....

Hiç yorum yok: